İşte Bahçe’nin konuşmasından satır başları: Huzurlu bir gelecek Türk gençliği ile güvenceye kavuşacaktır. Çocuklarımız geleceği meşale gibi aydınlatacaktır. Gönüllerini tavaf ettiğimiz zaman özlem ve hasretlerini öğrenmemiz mümkündür. Bu ilerleyiş sayesinde yürekler topluca vurursa geleceğin kilitli kapısı açılacaktır. Çağa ve zamana yönelik mesajlarımızın hedefi gençlerimizdir. Yıkılmaz kale, düşmeyen inanç, geri adımı olmayan taarruz bilincidir gençlik.
VİCDANIN TECELLİSİ
Hayat basamaklarını sabırla tırmanan, sevgi ve saygıyı rehber eden kim varsa güzel ahlakın yörüngesine girmiş demektir. Geçmişte hüzünle alınan karneler, kaygıyla girilmiş sınavlar gün geliyor gülümseyerek anılıyor. Mesele notların yüksek ve düşüklüğü değil onu alanın vicdani tecellisidir. Ülkemizde 19 milyonu temel öğrenimde, 8 milyon da yüksek öğrenimde olmak üzere 27 milyon öğrenci vardır. Pek çok ülkenin nüfusundan fazladır bu sayı. Karne heyecanı yaşayan tüm evlatları ve ailelerini tebrik ediyor, iyi tatiller diliyorum.
ÜNİVERSİTE SINAVLARINI KALDIRACAĞIMIZ GÜNLER ÇOK UZAK DEĞİL
Biz gençliği sınavlarla ve karnelerle bulmadık. Bu yolda da kaybetmeyeceğiz. Ümit ediyorum ki geniş ve gerçekçi bir mutabakat ortamı kurularak üniversite sınavlarını kaldıracağımız günler çok uzak değildir. Gençlerin hedeflerine ulaşmazlarsa bunun dünyanın sonu olmadığını ifade etmek istiyorum. Gençlerin her şart altında yanlarındayız. Her mücadeleyi vermekten kaçınmayacağız.
STRATEJİK HEDEFLERE ULAŞTIK
İki seçimde belirlendiğimiz stratejik hedeflere ulaştık. Parti olarak rehavete kapılamayız. Hız kesmeden faaliyetlerimize devam edeceğiz. Zaman çalışma zamanıdır. Biz ufkun ötesine gözünü dikmiş, koyulan engelleri aşmış kutlu bir davanın temsilcisiyiz. Anılan görevlerimizi yerine getirmekle, bir günümüzün diğeriyle aynı olmamasına dikkat gösteriyoruz.
2 STRATEJİK HEDEF
Türkiye yeni bir seçime doğru ilerleyiş kaydetmektedir. Peş peşe eklemlenen seçim gündemi tamamlanmış olacak. MHP seçimlere hazırlık sürecini başlatmıştır. Birinci hedefimiz mevcut belediye başkanımız koruyarak, üzerine yenilerini eklemektir. İzmir, İstanbul, Ankara başta olmak üzere ilçe ve il belediyelerinin marka değerinde yönetilmesi tarihi önemdedir. İkinci hedefimiz 14 Mayıs ve 28 Mayıs’ta elde edilen demokratik başarıyı mahalli idarelerle perçinlemek boynumuzun borcudur. Tüm büyükşehir belediyelerinin Türkiye’nin marka değerine yakışır şekilde yönetilmesi önemlidir. İstanbul 5 yılını kaybetmiştir. Aynı durum, Ankara, İzmir, Hatay, Mersin büyükşehir belediyeleri için de geçerlidir.
Bir yanıt bırakın