Almanya’nın Goppingen kentinde ilginç bir sağlık sorunu gündeme geldi.
30 yaşındaki Alexandra isimli kadında yıllar içinde büyüyen ve sonunda 20 kiloya ulaşan bir meydana çıktı.
İlkokulda boynunda fındık büyüklüğünde bir şişlik olarak başlayan tümördeki büyüme, yıllar içerisinde kademe kademe arttı.
Genç kadın ise 20 kiloya ulaşan tümör için ağırlığın bir kısmını hafifletecek bir tür askı bile kullanmaya başladı.
Yürüyemedi, nefes alamadı
Kütle büyüyüp ağırlaştıkça, Alexandra’nın boğazına da baskı uygulayarak nefes almasını zorlaştırdı ve yürüyemeyecek duruma getirdi.
Yaklaşık 3 bin kişiden biri, von Recklinghausen hastalığı olarak da bilinen NF-1 nörofibromatozis ile doğuyor. Bu durum, hücre büyümesinde yer alan bir proteini düzenleyen ve tümör baskılayıcı olduğu düşünülen NF-1 adı verilen bir gendeki mutasyon nedeniyle ortaya çıkıyor.
Bir işi ya da evi yok
Büyümelere ek olarak nörofibromatozis, anormal derecede büyük kafa, kısa boy, kalp sorunları, nöbetler ve öğrenme güçlüğüne de neden olabilir.
Genç kadın kalabalık yerlerden uzak durmaya çalıştığını çünkü tümöre bir darbe gelmesinin bile sanki birisinin ona beyzbol sopasıyla vuruyormuş gibi hissettirdiğini söyledi.
Alexandra, tümörün bağımsızlığını elinden aldığını, bir işi veya evi olmadığını ve ailesiyle birlikte yaşadığını belirtti.
“Rüyalarımdan çok daha iyi”
Alexandra yaşadığı bu zorlukların ardından Los Angeles merkezli baş ve boyun cerrahisi onkoloğu Dr. Ryan Osborne’u keşfetti. Dr. Osborne da tümörü gördüğünde ise neye uğradığını şaşırdı.
Dr Osborne, çok büyük olduğu için tümörü çıkarmanın bir kolu kesmek gibi olacağını ve hayati tehlikeye neden olabileceğini belirtti. Ancak altı saatlik ameliyat boyunca sağlık ekibi kan kaybını kontrol altına almayı başardı ve geride sadece Alexandra’da birkaç santim uzunluğunda bir yara izi kaldı.
12 hafta sonra Almanya’ya evine dönen Alexandra, “Hayal ettiğimden daha iyi. Tümörüm olmadan nasıl olabileceğini hayal ederdim ve rüyalarımdan çok daha iyi. Normal bir boynum olduğu için çok mutluyum” diyor.
Bir yanıt bırakın