Bir derbi ile ‘bahar’ olmaz!

Fenerbahçe geçen hafta Galatasaray’ı istediği kadar “heybetli ve şairane bir destan” ile devirsin, istediği kadar rakibin kutlamasını taziyeye çevirerek şampiyonluk yarışını son maçın son düdüğüne taşısın, “bir derbi ile yaratılan bahar, ancak bir hafta sürdü” işte!
Dün, şampiyonluktan uzak “çift haneli sezonlara” terfi etti Fenerbahçe.Ne kadar sürer kupasız sezonun derbi zaferi avunmaları; göreceğiz bakalım!
***
Buraya kadar, hayatın “gerçekleri”! Ama futbolun “hikayeleri” de var “duyguları” da…
Aslında “matruşka” gibidir zaferin ve kayıpların içinde, puanların, rekorların arkasında saklanan sırlar. Açtıkça, matruşka bebek gibi bir boy küçüğü ama bir o kadar da sağlamı çıkar. Ve her matruşkayı birileri mutlaka açar. Hem kazanan, hem kaybeden için geçerlidir bu kural.
Çünkü, şampiyonluk “varış noktasıysa”, Süper Lig “yolculuktur”. Yolculuk, bazen hedefe ulaşmak kadar önemli, bazen ondan daha keyifli, heyecanlı olur. Bittiğinde muhasebesi yapılır.
Fenerbahçe’nin sezonu da aynen böyleydi. Yıldızlar, sezona başlarken de bitirirken de tükenmeyen gol iştahı. Namağlup deplasmanlar, kendi tarihinin puan rekoru ve son istasyonda Derbi… Gerçi saha dışı itiş kakış arasında biraz gölgelendi ama Fenerbahçeliye özlü, geliştirici, ibretlik hikayeler kaldı bu yolculuktan.
O yüzden şampiyonluk el sallarken, yine de memnundu taraftar.Fenerbahçe’yi yönetenlere gelince… Boş verin baharı; orada yakında hava bozacak galiba.
***
Kadıköy’deki maç mı?..
O hayatın doğal akışına göre oynandı ve 6-0 sonuçlandı.
Süper Lig’den düşmesi kesinleşmiş İstanbulspor’un rekorların sezonunu yaşayan iki takımdan biri karşısında, mucize dışında ne şansı olabilirdi ki? Mucize kolay değil… Olsa Konya’da olurdu!
Fenerbahçe’de sakat-cezalı belki on futbolcu eksikti ama Galatasaray’ı sahasında devirdiği derbiden bir fazlaydı sonuçta. 11 kişiydi. Hakemlerin de derdi kalmamıştı Fenerbahçe ile. Israr bile etmeden 8. Dakikada penaltıyı verdiler. Galatasaray Konya’da şampiyonluk getiren ilk gölünü attığında Fenerbahçe Kadıköy’de 2-0 öndeydi. Yakaladığın lüferin son anda suya düşmesi gibi!
Süper Lig “hükmü” Konya’da ilan edildikten sonra “işine” aynen devam edip golleri inci gibi dizmeyi sürdüren Fenerbahçe’yi ve hocasını tribün dolusu taraftar “derbi kontenjanından” bağrına bastı ama İstanbulspor’un hakkını kim verecek peki?
Süper Lig’den çoktan düşmüş konuk takım, mağlup durumda olsa da bir an bile oyundan kopmadan gücü kadar oynadı, direği salladı, gol aradı. Teslim olmadı, Süper Lig’deki şerefli dakikalarını onurla tamamladı. Bravo İstanbulspor’a.

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*