Derleyen: Oğuzcan Atış / Milliyet.com.tr – Çin’in güneybatısındaki Butan (Bhutan) Krallığı ya da kısa adıyla Butan, yaklaşık 800 bin kişilik nüfusuyla birçok maceracı gezginin uğrak noktasından biri. Doğu Himalayalar olarak adlandırılan bölgede yer alan Butan, dağlık bir arazide olmasından ötürü farklı bir coğrafi yapıya sahip. Ülkenin coğrafi yapısı sadece iklim çeşitliliği açısından değil başta ulaştırma olmak üzere önemli konularda belirgin bir rol oynuyor. Ülkenin coğrafi açıdan sahip olduğu zorluklar başka faktörlerle de birleştiğinde özellikle ulaşım konusunda çeşitli aksamalar yaşanabiliyor. Bu durumun son örneği de ülkenin 4 havalimanından biri olan Paro’daki uluslararası havalimanında yaşanıyor.
Paro Uluslararası Havalimanı, 1960’lı yılların sonuna doğru, Hindistan ile güçlü bağlara sahip olan Butan hükümeti tarafından inşa edildi. Yerleşkenin ilk yapılma amacı Hint ordusunun bölgede gerçekleştirdiği helikopter uçuşlarında kullanılması ve olası olumsuz durumlarda bir ‘sığınak’ görevi görmekti. Ancak zaman içinde bu havalimanı başka amaçlar için kullanılmaya başlandı.
Takvimler 1981 yılını gösterdiğinde Butan’da aynı zamanda ülkenin ilk havayolu şirketi olan Drukair kuruldu. Şirket kurulduktan tam 2 yıl sonra tarifeli seferlerine başladı. Paro’da Hint ordusu için inşa edilen tesis, Drukair’in seferlere başlamasından kısa süre sonra yapılan düzenlemelerle havalimanı haline geldi ve Paro Havalimanı olarak anılmaya başlandı. O dönemde Butan’da bir sivil havacılık otoritesi henüz bulunmadığı için havalimanları da Drukair tarafından idare ediliyordu ve bu durum 1986 yılına kadar devam etti.
DÜNYANIN EN TEHLİKELİ HAVALİMANLARINDAN BİRİ
1986 yılında Bhutan Sivil Havacılık İdaresi kurulunca ülkede bulunan havalimanlarının işletme ve bakım sorumluluğu Drukair’den alındı ve sivil havacılık idaresine devredildi. Etrafı 5 bin 500 metreye kadar yüksek zirvelerle çevrili olan ve bu sebeple dünyanın en zorlu havalimanlarından biri olan Paro Havalimanı’ndaki devir teslimin ardından yapılan yeni düzenlemelerle aynı yıl uluslararası uçuşların yapıldığı bir meydana dönüştü. Deniz seviyesinden yaklaşık 2 bin 500 metre yukarıda bulunan havalimanı, sahip olduğu özellikler sebebiyle sadece bir avuç pilotun iniş yapmasına izin verilen ve dünyanın en tehlikeli havalimanlarından biri olarak anılmaya başladı.
‘AYRICALIKLI KULÜP’TEKİLERE İZİN VAR
Etrafının dağlarla çevrili olması sebebiyle görüş koşullarının sık sık düştüğü Paro Havalimanı’nın yüksek konumda bulunması uçakların performansını kısıtlarken, görüş koşullarının oldukça zor olması sebebiyle pilotlar da pisti sadece birkaç dakika görebiliyor. Sadece gündüz saatlerinde yapılan uçuşların sorunsuz şekilde devam edebilmesi için ise rüzgâr ve görüş koşullarının uçuşa uygun olması gerekiyor.
Sahip olduğu pek çok dezavantajla birlikte pilotların iniş öncesinde dağlar arasında 45 derecelik bir açıyla manevra yaparken yamaçlarda bulunan elektrik direklerine ve ev çatılarına da dikkat etmesi gerekiyor ve bu durum iniş koşullarını daha da zorlu hale getiriyor. Radar sistemlerinin de coğrafi engeller sebebiyle tam anlamıyla verim sağlayamadığı havalimanında pilotların iniş esnasında kullanabildiği tek ‘cihaz’ gözleri oluyor. Havalimanına iniş son derece tehlikeli olduğu için ‘ayrıcalıklı kulüp’teki sadece 24 pilotun bu havalimanına uçak indirmesine izin veriliyor.
SON DÖNÜŞ İÇİN 30 SANİYE ŞARTI
Zorlu koşullardan ötürü Paro’ya iniş yapacak pilotların uçakları çok hassas bir hız ve irtifada uçurması gerekiyor. Uçakların inişe yaklaşma sürecindeki son dönüş, uçağın tekerleklerinin piste değmesinden yalnızca 30 saniye kadar önce yapılıyor ve kısa olarak kabul edilen (yaklaşık bin 200 metre) piste iniş sırasında olası bir facianın önüne geçebilmek için oldukça dikkatli olmaları önem taşıyor.
Paro Havalimanı’na iniş yapma yetkisine sahip olan pilotlar, tüm bu koşulların test edilebileceği özel bir simülasyonda eğitim görüyor. Ayrıca simülasyon eğitimini ardından içinde yolcu bulunmayan pilotlarla havalimanına en az bir defa iniş ve kalkış gerçekleştiriyor. Yabancı uçakların sadece iniş sertifikasına sahip pilotların idaresinde inmesine izin verilen havalimanına iniş yapabilecek en büyük uçaklar ise Airbus A-320 ve Boeing 737 gibi dar gövdeli uçak modellerinden oluşuyor.
SADECE 5 UÇAK BULUNDURABİLİYOR
Halihazırda aynı anda apronunda sadece 5 uçak bulundurabilen Paro Havalimanı’nı sadece Drukair ve Butan Havayolları kullanıyor. Drukair, uçuşlarını 3 adet Airbus A-319 ve 1 adet ATR-42 ile gerçekleştirirken, Butan Havayolları ise 2 adet Airbus A-319 kullanıyor. Drukair’in önümüzdeki dönemde filosunda bulunan A-319’ları yine havalimanına inebilecek olan Airbus A-320’ler ile değiştirmesi planlanıyor.
Bir yanıt bırakın