Türkiye’de milli teknolojinin geliştirilmesi konusunda kritik rol oynayan birçok kuruluşun paydaşlığıyla, Türkiye Teknoloji Takımı Vakfı ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı yürütücülüğünde düzenlenen TEKNOFEST, beşinci gününde İstanbul Atatürk Havalimanı’nda devam ediyor.
27 Nisan-1 Mayıs’ta İstanbul Atatürk Havalimanı’nda gerçekleştirilen etkinliği, ilk gününde 25 bin 437, ikinci gününde 300 bin, üçüncü gününde 600 bin, dördüncü gününde ise 1 milyon kişi ziyaret etti. 5 gün sürecek etkinlik 4 günde toplam 1 milyon 925 bin 437 ziyaretçiyi ağırladı.
2019 yılında 1 milyon 720 bin ziyaretçiyle “dünyanın en büyük havacılık festivali” haline gelen TEKNOFEST, 4 günde ağırladığı 2 milyona yakın ziyaretçiyle hem dünya hem de kendi rekorunu tazeledi.
Her yaştan çok sayıda ziyaretçinin katıldığı TEKNOFEST İstanbul; teknoloji yarışmaları, hava gösterileri, konserler, çeşitli konularda gerçekleştirilen söyleşi ve etkinlikler gibi birçok faaliyete ev sahipliği yapıyor.
ETKİNLİK BUGÜN SONA ERECEK
Etkinlik; toplumda teknolojiye olan ilgiyi artırmayı, Türkiye’nin teknoloji üreten ve geliştiren bir topluma dönüşmesi konusunda farkındalık oluşturmayı hedefliyor. Yüz binlerce gencin hayallerini gerçekleştirmesi için TEKNOFEST kapsamında çeşitli disiplin ve kategorilerde teknoloji yarışmaları düzenleniyor.
İstanbul Atatürk Havalimanı’nda bugün sona erecek etkinliğe ziyaretçi kaydı “teknofest.org” adresinden gerçekleştiriliyor. Kaydın ardından çevrim içi olarak iletilen QR kod ile etkinlik alanına giriş yapılabiliyor.
KIZILELMA VE SOLOTÜRK BİRLİKTE UÇTU
TEKNOFEST çerçevesinde İnsansız Savaş Uçağı Bayraktar KIZILELMA ve SOLOTURK kol uçuşu gerçekleştirdi.
Baykar Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Bayraktar, “Biri insanlı biri insansız 2 savaş uçağı beraber uçuyor. Buna benzer bir uçuş dünyada oldu ama halkın önünde ilk defa oluyor. 2 insansız hava aracı biri savaş uçağı diğeri taarruz, bu dünyada ilk defa Kızılelma ve Akıncı’yla olmuştu. O yüzden bunun tarihi olması, halkın önünde oluyor olması. Teknolojinin şampiyonlarını, 1 milyondan fazla gencimiz başvurdu.
Milletimizin, kurumlarımızın geliştirdiği, hayal edip, tasarlayıp ürettiği eserleri burada takdirle izliyorlar. Ben yıllar içinde şunu da gördüm, 6.yılında artık tüm toplumumuzda yüksek teknolojide, uzayda, havacılıkta başaramayacağımız bir şey yok duygusu yerleşti. Yani bir çocuk gelsin bir uçağa dokunsun belki ileride ülkemizin uzay programında çalışır. Bu gerçekleşmeye başladı” dedi.
Bir yanıt bırakın