Türkiye otomotiv tedarik sanayinin çatı kuruluşu Taşıt Araçları Tedarik Sanayicileri Derneği’nin (TAYSAD) 45. Olağan Genel Kurul Toplantısı’nda konuşan dernek Yönetim Kurulu Başkanı Albert Saydam, “1990’larda ihracat payımızı yüzde 15’lere çıkarmak gibi bir hedefimiz vardı. Bugünse fiilen satışlarımızın, üretimimizin yüzde 50’den fazlasını 190 ülkeye ihraç eder duruma geldik” dedi. Sadece ihraç etmeyip, Bursa’da, İzmir’de, Kocaeli’de, Sakarya’da, Sivas’ta geliştirilmiş ürünleri, 200’e yakın tesiste yurt dışında ürettiklerinin de altını çizen Saydam, bunu “Hepimizin gurur duyacağı bir tablo” ifadesiyle niteledi.
Yurt dışında, önünde Türk bayrağı dalgalanan tesislerdeki faaliyetlerin de doğrudan ihracat kadar önemli olduğuna ve devlet tarafından desteklenmesi gerektiğine dikkat çeken Albert Saydam, 2017’deki rekor üretimi hatırlatarak, “O zaman 1,7 milyon adedi aşmıştık ve dünya üretimindeki payımız yüzde 1,8’e yükselmişti. Şu anda bir gerileme var. Üretimde rekabetçiliği veya pazarımızı kaybediyoruz” ifadelerini kullandı. Rakip ülkeler incelendiğinde, ilk 15’te belli özelliklerde gruplaşma olduğunu ifade eden Albert Saydam, şöyle devam etti:
“Bizim grubumuza girenler, son dönemde ciddi yatırım çeken ve yurt içi talebi de yerli markalarla karşılayan ülkeler… Ülkemizde geçen yıl satılan 1 milyon 270 bin adedin üzerindeki aracın büyük çoğunluğu ne yazık ki ithal. Bunların bir kısmını yerli araçlara çevirmiş olursak, kalıcı olarak pazarın büyüyeceğine inanıyoruz.”
‘Kurallar değişiyor’
İhracatta ise tedarik sanayi olarak olumlu bir tablo olduğunu, 2017’de 10 milyonun altındayken, 2023’te tedarik sanayi ihracatının nerdeyse yüzde 50 arttığını kaydeden Saydam, “Peki önümüzdeki senelerde tahminler ne? Ne yazık ki tedarik sanayinde yatay bir seyir öngörüyoruz. Bunun iki nedeni var: Bunlardan ilki tedarik sanayi ciddi sorunlar yaşıyor, ihracata kaynak ayırmakta zorlanıyor. İkincisi de rekabetçiliğimizi kaybediyoruz” dedi. Türk tedarik sanayinin rekabetçiliğini kaybettiğini söyleyen Saydam, şunları söyledi:
“Eskiden daha centilmence kurallar varken artık kurallar sürekli değiştiriliyor. Almanya’dan örnek verebilirim; Almanya’da enerji maliyetleri 10 cent’in üzerindeyken, sadece 5 sektörü destekleyip istihdamı korumak için, o sektörlerde elektrik 1 yıldır sübvanse ediliyor ve 7 euro/cent’e sabitlendi. Bazı sektörlerde elektrik girdi oranı yüzde 10’lar düzeyinde… Şu anda iş gücü maliyetlerimiz çeşitli nedenlerle artmış durumda ve o yüzden artık ülkemizle ilgili bazı yatırım kararları tartışıldığında sadece Bulgaristan, Sırbistan değil Çekya, Slovenya, Slovakya konuşuluyor.”
‘Başrolde olmalıyız’
Sanayici olarak verimsizliğin yeniden mercek altına alınması gerektiğinin altını çizen TAYSAD Başkanı Saydam, bunun yanında bazı yapısal problemlerin de bulunduğunu kaydederken, elektrikli araçların yaygınlaşmasına dikkat çekerek, “Pozisyon almak çok zor. Elektrikli araç, peki hangi malzemelerle, hangi madenlerle? İhracat yapalım, hangi kurla? Yurt içine satış yapalım, hangi vade ve maliyetlerle? İşimiz zor, buna rağmen otomotiv sektöründe yazılan senaryolarda, çekilen filmlerde bize düşen seyirci olmak değil; yönetmen koltuğunda oturmak ya da başrolde oynamaktır” dedi.
5008 yeni nesliyle tanıtıldı
Peugeot, ürün yelpazesi içindeki büyük hacimli SUV modeli 5008’in yeni neslini tanıttı. Yeni E-5008, son derece geniş ve rahat bir iç mekanın yanı sıra, 7 yolcu için tamamen elektrikli ulaşım sunan kendi segmentindeki tek model olarak dikkat çekiyor. 5008, 4,79 metre uzunluğu ve özellikle 2,89 metrelik aks mesafesiyle, seyahat edecekler için cömert bir iç mekan sunuyor. 660 km’ye kadar menzil ve 30 dakikaya varan şarj süresiyle dikkat çeken modelde, “Seyahat Planlayıcı”, “Akıllı Şarj”, “Araçtan Şarj”, “Tak ve Şarj Et” ve “İnternet Üzerinden Kablosuz Güncellemeler” gibi bağlantılı hizmetler ve işlevler de bulunacak. Yeni E-5008, sonbahardan itibaren kademeli olarak Avrupa pazarlarında satışa sunulacak.
“Allure” ve “GT” olmak üzere iki donanım seviyesiyle sunulacak araçta, 3 adet tamamen elektrikli motor seçeneği (210 HP, 230 HP Uzun Menzil ve 320 HP Çift Motorlu 4 tekerlekten çekiş) olacak. Ayrıca pazarlara bağlı olarak biri 48V hibrit (136 HP) ve diğeri şarj edilebilir hibrit (Plug-in Hybrid 195 HP) olmak üzere iki farklı güç-aktarma seçeneği de sunulacak.
‘Türkiye’de Yılın Otomobili’ne 28 aday
Bu yıl 9. kez düzenlenen “Türkiye’de Yılın Otomobili” yarışmasında aday otomobiller belli oldu. Şubat 2023 – Şubat 2024 arasında Türkiye otomobil pazarında satışa sunulan modeller arasından yapılan değerlendirme sonucunda 28 aday, “Yılın Otomobili” ödülünü almak için yarışacak. “Türkiye’de Yılın Otomobili” seçimi için belirlenen aday 28 otomobil şu şekilde sıralanıyor;
“BMW 5 Serisi, BYD Atto 3, Chery Omoda 5, Chery Tiggo 7 Pro, Chery Tiggo 8 Pro, Dacia Spring, DFSK Fengon 5, DFSK Fengon 500, DFSK Glory 580, Ford Mustang Mach-E, Honda ZR-V ile CR-V, Hongqi E-HS9, Hyundai Kona ile IONIQ 6, Jeep Avenger, Kia Cerato ile EV9, Leapmotor T03, Lexus LM, Mercedes-Benz CLE Coupe ve E Serisi, MG Marvel R, Renault Austral ile Megane E-Tech, Tesla Model Y, Togg T10X, Toyota C-HR.”
Bir yanıt bırakın